Bugün size bir masal anlatmak istiyorum.
Belki 120-130 yıl önce başlamış.Halep kökenli Sabuni ailesinin güzel kızı Şerife,İskenderun'un yerlisi bir ağa oğlu olan Küçük Efendi Hakkı Bey ile evlendirilmiş.Şerife çok güzel ve zamanına göre eğitimliymiş. Çapkın ve şımarık bir ağa oğlu olan kocası Hakkı Beyle mutlu olmamış.Hakkı Bey de çapkınlıklarıyla onu çok kırmış.Ama 2 kız 3 oğlan evlatları olmuş.
Adana'da çiftçilik yapan Mustafa Efendi Fatma gelin ile evlenmiş.Bir kız iki oğulları olmuş.Ama Mustafa Efendi'nin sertliği ve dayakları gencecik Fatma Gelin'in 40 günlük bebeğini arkada bırakıp 26-27 yaşında ölmesine sebep olmuş.Küçük oğulları Mehmet çok zeki ve çalışkan bir çocukmuş.Sıkıntılarla okuyup Hakim olmuş.
90 yıl kadar önce İstanbul'lu Kazım Efendi Jöntürk olmakla suçlanıp Trablus'a sürgün edilmiş.Eşi Zehra ve kayınvalidesi ile Trablus'a gitmiş.İtalyan'lar ile savaşırken küçük bebekleri Şinasi'yi bir ağacın altında bırakmışlar.Ama Şinasi'nin anneannesi çoçuğu bırakamamış, dönüp yanına almış.
Şinasi büyürken,Ankara'da Nuriye Hanım eşi Mehmet Emin Beyden boşanmış.Küçük kızları Mürüvvet'i babasına vermiş.Kendisi tekrar evlenmiş.Küçük Mürüvvet babasının yanında oradan oraya ,o evden o eve ,o üvey anneden bu üvey anneye sürüklenip büyümeye çalışmış.Genç bir kız olduğunda annesini ve kardeşlerini tanımak istemiş.Ankara'ya gelmiş.Ama olmamış olamamış.1940'ların ünlü terzisi Sabiha Keyn'in yanında çalışmaya başlamış.
Bu arada Şinasi bey bir evlilik yapıp ayrılmış.Ankara'da memuriyete başlamış.Mürüvvet ile yolları kesişmiş ve evlenmişler.Bu evlilikten 3 oğulları olmuş.
Bu arada Şerife hanım ve Hakkı beyin oğulları Ankara'da Hukuk fakültesinde okuyorlarmış.Şerife Hanım ve Hakkı beyin kızları Nilüfer oğlanların arkadaşı Mehmet'e aşık olmuş.Evlenmişler.İki çocukları olmuş.
O çocuklardan bir tanesi de elinde ailesine ait ne kadar az resim var diye çok üzülürmüş.Kendinin ve kardeşinin bebeklik resimleri bile yokmuş.Hain cadının biri canlarını acıtmak için hepsini yakmış.Çocuk da o zaman ben elimdekileri değerlendiririm,büyüklerimi özlediğim zaman o resimlere bakarım,çocuğuma ve yiğenime bir anı kalır demiş ve....
Masal mı?Daha bitmemiş.Herkes kendi masalını yazmak için çabalıyormuş.
Gökten üç elma düşmüş.
Biri yazana,biri okuyana,biri de mutlu masallar dileyen herkese.
5 yorum:
Bu masalın devamı gelecek değil mi ? Ailesi hakkında bilgi sahibi olan anlatıcı (!) lütfen lütfen anlatmaya devam etsin,ben çook severim böylesi masalları !
Masal güzel,fotoğraflar güzel,kelebekli çerçeve çok güzel..:)
Masalın ve objelerin devamını görmek dileğiyle ... "mutlu masallar"
anlatırken hepsi gözümde canlandı ve eski bir film hissi uyandırdı devamı gelsin lütfen sevgiler:)
ne güzel kurgulamışın yazını, siyah-beyaz fotolarla..
Tüylerim diken diken oldu,silinip giden insanların silüetlerine ve hayat hikayelerine bakarken...
Yorum Gönder